Rahman ve Rahim olan Allahın adıyla

LEYLE-İ MİRAC-I NEBİ (SAS) MİRAÇ KANDİLİ

_Recep ayının 27. Gecesi Mirac gecesidir.

_Mirac Allahın kulu ve peygamberi Muhammed aleyhisselama manevi bir uruc/yükseliş/terakki nasip etmesi demektir.

_Mirac Mescidi Haramdan Mescidi Aksaya oradan sidre-i muntehaya, Cennet el-Me’va ve kâb-ı kavseyn makamına ve nihayet Allahın yüce katına (daha yakına) çıkmak şeklinde olmuştur. [1]

_Miracın gayesi Allahın kudret saltanat ve iktidarını, kulunun gözleriyle görmesini sağlamak ve bu sayede ona sarsılmaz bir iman, gönül yatışkınlığı, kalp huzuru ve sekine ile yüksek bir onur bahşetmek, onu taltif etmek, peygamberlik yolunda kuve-i maneviyesini takviye etmek..vs

_Mirac insanlık aleminde yalnızca son peygamber Muhammed aleyhisselama nasip olmuştur. Bu itibarla onun güzel isimlerinden biri ‘Sahib el-Mirac’ dır.

_Mirac yalnız ruhen değil, hem ruhen ve bedenen olmuştur. [Ehl-i Sünnet]

Miracın iki safhası var:

İsra ve Mirac. İlk safha (isra) Kuran ile sarahaten sabit. İkinci safha (mirac) Sünnet ile sabit ve Kuranın da işareti var (Sonra (Rabbine) yaklaştı, derken daha da yaklaştı. O kadar ki, kab-ı kavseyn (iki yay) kadar veya daha da yakın oldu. Necm 8-9 )

_Miracın ilk safhası (isra’yı) inkar eden kafir olur, İkinci safha (Miracı) inkar eden Ehli Sünnetten çıkmış dalalet içre olur.

_Mirac’ta Peygamber efendimiz sas Yüce Allah’ı görmüştür” der İmam Rabbani. Bu, Ehli Sünnetin “Allah dünyadan görülebilir ancak vaki değil ve olmayacak” görüşüne muhalif değildir. çünkü Rasulullah sas Mirac gecesi Allahı dünyadan değil ahiretten görmüştür. O gece Rasulullah, dünya zaman ve mekan dairesinin dışına çıkmıştır zira. [İmam-ı Rabbani][2]

Miracın Bize Bakan Yönü

_Allah Rasulü sas mirac etmek suretiyle beşeriyet namına Allah katına çıktı ve bu miraç kapısını açtı. Dönerken de kapıyı açık bıraktı. Artık onun ümmetinden Ona hakiki manada tabi olanlar da o kapıdan girebilir Allah’a ruhen mirac edebilir. Buna tasavvufta Vuslat denir.

_Allah dostları bu ruhani miracın rehber ve mürşidleri oldular ve bu yolu katetmenin usul ve erkanını talim ettiler. Bu manevi miraca: tasavvuf, seyr-ü süluk, tarikat denilmiştir. Tarikatın en yüksek gayesi Allaha vasıl olmaktır.

_Allah Rasulu Miractan dönüşte ümmetine hediyelerle geldi. Bu hediye bir tür mirac demek olan 50 vakit ‘namaz’ oldu.

“Namaz Müminin miracıdır.”

“Namazda öyle bir huzur elde etmeliyiz ki bu, namaz dışında da devam etmeli” İmam Mahmud Efendi ks

50 Vakit namaz Musa aleyhisselamın tavsiyesi Rasulullahın niyazıyla 5 vakte inmiştir. Allah 50 vaktin sevabını beş vakit kılana vermektedir sevabı eksiltmedi.. Rabbisinin sevgilisi olan Peygamberimiz de sünnetiyle farz olan 5 vakite 40 küsür çeşit nafile ekleyerek adeta o elli vakti ifa etti;

Sabahın sünneti, öğlenin ilk ve son sünneti, ikindinin sünneti, akşamın sünneti, yatsının evvel ve ahir sünnetleri vitir namazı, cenaze namazı, bayram namazı kabir namazı teheccüt namazı işrak namazı kuşluk namazı evvabin namazı hacet namazı istiane namazı istihare namazı sefer namazı tahiyyatül mescit namazı tavaf namazı kurban namazı istiska namazı salatül ebrar, küsuf namazı nikah namazı tilavet secdesi vs

Mirac Gecesi Ne Yapmalı ?

İmam Beyheki’nin Selman Farisi ra den rivayet ettiği bir hadiste şöyle gelir:
“Recep ayında bir gün ve gece vardır ki Receb’in 27. gecesidir. Kim o gün oruç tutar ve geceyi ibadetle geçirirse yüz sene oruç tutmuş ve yüz sene ibadet yapmış gibi olur” Bu hadise bakarak Mirac gecesinin gününü oruçla geçirelim.

Çok Namaz kılalım (en az 10 rekat)
Kuran Okuyalım (en az beş sayfa)
Gecenin son kısmı (seherde) mutlaka uyanık olalım, ibadet edelim
Çok salevat okuyalım (en az 300)
Tövbe istiğfar edelim
Yatsı ve sabah namazı mutlaka camide namaz kılalım

1

عن محمد بن كعب القرظي، عن بعض أصحاب النبيّ صلى الله عليه وسلم قال: قلنا يا نبيّ الله: هل رأيت ربك؟ قال

لَمْ أرَهُ بِعَيْنِي، ورأيتُهُ بفُؤَادِي مَرَّتَيْن

2

عن أنس بن مالك، قال: قال رسول الله صلى الله عليه وسلم
لَمَّا عُرِجَ بِي، مَضَى جِبْرِيلُ حتى جاءَ الجَنَّةَ، قالَ: فَدَخَلْتُ فأُعْطِيتُ الكَوْثَرَ، ثُمَّ مَضَى حتى جاءَ السِّدْرَةَ المُنْتَهَى، فَدَنا رَبُّكَ فَتَدَلَّى، {فَكانَ قابَ قَوْسَيْنِ أوْ أدْنَى، فأَوْحَى إلى عَبْدِهِ ما أوْحَى}»، ثُمَّ: تَلا: {ثُمَّ دَنى فَتَدَلَّى.